26 Aralık 2012 Çarşamba

Şeytanla Konuştum Dün

Benzer bir anı daha önce yaşamadım diye, bu benim ilk ve umarım, son tecrübemdir diye; yazıyorum...

Yaşadıklarımdan öğrenmek istediğim ama öğrenmeyi bir türlü başaramadığım zamanlarda ortaya çıkan anlar. İşte onlar beni zorlayan, yoran ve yeniden en başa döndüren...

Eledim hayatımdakileri, bitirdim hikayeleri, kırdım kalemleri. Ben öyle sandım ya da.
Kafamı çevirdiğim, gözlerimi diktiğim her yerde; hala onlar var. Benim yok sandıklarım...

Evet beceremediğimi biliyorum. Ama, "çaba harcamadım, bir şey yapmadım, mucizemi bekledim" demiyorum. Çabaladım, emek harcadım, yoruldum. Ama olmadı. Bu hikaye bitmedi, bitiremedim. Şimdilik!

Dün ilk defa gözgöze geldim ve ŞeYtaNla konuştum...
Büyükçe bir depremi yaşamış ruhun dile geldiği an ve karşısındaki canlı da ben.
Direkt baktı gözlerime. Bir insanın ömründe hiç unutamayacağı en derindeki kötülükten gelen gözlerle baktı. En acımasız, en hain ve nefret dolu gözler.
Tek nefeste söyledim diyeceğimi. Kaçırmadan gözlerimi, düşürmeden omuzlarımı.

Ama unutmadım karşımadakinin şeytana yakın, hatta şeytanın ta kendisi olduğunu. O da unutturmadı...
Baktı, baktı, baktı...
Hiç kıpırdamadı, hiç jest mimik yoktu. Sadece baktı ve bir cümle söyledi.

O ruh ki; yalnız karanlığı sevmiş, orada yaşamış. Kendini göklere çıkarmış, yanındakini umursamamış, Allah'a sığınmış görüntüde ama Allah'ın yarattığına değer vermemiş. O ruh ki; yalnız kötüyü sevmiş, iyilikle hiç tanışmamış, acımış, acıtmış. Saldırmış, boş durmamış.

Şeytanla ilk kez konuştum dün. Gözlerine baktım, kapkara ve kasvetli gözlerine...
İfadesi, bugün ve yarın unutmayacağım şekilde kazındı hafızama. Artık şeytanı tanıyorum.

DY
26/12/2012







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder